Kağıt işi pahalı bir yatırım olarak bilinir. Acaba en büyüklerin sabit varlıkları ne kadar, kişi başına ne kadar ciro yapıyorlar ve kar elde ediyorlar diye baktım. Hesaplamalarda eksik bilgisi olanları dikkate almadım.
Bulgularım şöyle:
Kağıt-karton
(bazılarında selüloz ve/ya oluklu mukavva üretimi de var) net kar marjı 7,5%.
Şirketler
toplam varlıklarının ancak 74,7%’si kadar yıllık ciro yapabiliyor.
Her
bir çalışanın sağladığı ciro 311.762 USD civarında.
Bizde Durum Nasıl?
İSO’nun 2015 yılı ilk
ve ikinci 500’nde yayınlanmış kağıt-karton şirketlerinin paylaştığı bilgileri
aşağıdaki tablodadır.
Aynı
metrikleri bizim şirketlerimiz için hesapladığımda;
Kağıt-karton
sektöründe vergi öncesi kar marjı 0,67% (yabancılar için net karın yani vergi
sonrasının hesaplandığını unutmayalım.)
Şirketler
toplam varlıklarının ancak 84,4%’si kadar yıllık ciro yapabiliyor.
Her
bir çalışanın sağladığı ciro 623.164 TL civarında.
Yabancılarla
kıyaslayarak, yerli sonuçları yorumlamaya çalışırsam;
Kağıt-karton (ve hatta
oluklu mukavva) sektöründe karlılık çok düşük. Karını açıklamayan şirketlerde
muhtemelen kar sektör ortalamasından daha yüksek.
Açıklamadıkları için
bilmiyoruz. İlk tabloda, sahibi tarafından yönetilip de karını açıklamayanlar
da var. Ancak sanki biz de “açıklamama” daha fazla gibi.
Kazancın düşük olması,
yoğun rekabet, haksız rekabet, kötü satış stratejilerine delalet edebilir.
Oluklu mukavva kağıdı üreten hem çok yeni hem de çok eski teknolojili
makinelerin olması, (ihtimaldir ki) yeni teknolojililerin, eskilerin oyundan
çıkmasını arzu etmesi ürün (yani kağıt, karton) fiyatını düşük tutuyor
olabilir.
Bizim şirketlerimizin çalışan sayılarına baktığınızda, yaratılan cirolar arasında anormal ötesi farklar görülmektedir. Bu durum teknolojinin çok eskidiğini, kadroların gereksiz yere şişirildiğini veya kayıt dışı çalışılmış olabileceğini gösterebilir. (Bu konuda kesin ve doğru karara varmak çok zordur. Birebir aynı teknolojiyi kullanarak benzer ürünleri üreten iki şirketi kıyaslamak gerekir.)
Yabancılara kıyasla, şirketlerimizin varlıklarının daha yükseği kadar ciro yapıyor olması, yatırım yapmakta geri kaldığımızı ve teknolojimizin eskidiğini gösterir.
Tanıdığım
kadarı ile kağıt üretimi için bu gerçektir. Yatırım yapmak için sermaye
birikimi ve teşvikler gerekiyor. Mevcut teşvik programları, küçük işletmelere
kolaylıklar getirirken, büyük grupları inşaata kanalize ediyor. İnşaat yapacak
çok adam çıkarken, kağıt yatırımına cesaret eden adam çok az sayıda çıkıyor.
Kişi başına sağlanan ciromuz gerçekten çok düşük. Teknolojinin eskiliği, otomasyon seviyesinin düşüklüğü ve çalışanların eğitim/kalifikasyonunun düşüklüğünün en önemli faktörler olduğunu düşünüyorum.
Özetle: Teknolojiye ve
eğitime yatırım yapmalıyız
Yatırımı yeni
makine/fabrika olarak sınırlandırmamak gerek. Mevcut tesislerin ömrünü uzatan,
teknolojisini güncelleyen, ekonomikliğini arttıran her şey yatırım demektir.
İnsanımızı eğitmeliyiz, beceri seviyesini yükseltmeliyiz (=herkese diploma vermek anlamında değildir.) Yani çalışanlarımıza da yatırım gerekli.
Şirketlerin/işletmelerin küçük kalmasını değil, daha büyük kurumlara dönüşmesini teşvik etmeliyiz. İş sahiplerinin işe bakış açısını geliştirmeliyiz. İş sahiplerinin kafasına da yatırım yani. Şirketinin sonuçlarını saklamak herhalde bu kafa yapısıyla ilgilidir.
Paper 360 dergisindeki yayının linki:
http://www.nxtbook.com/naylor/PPIS/PPIS0516/index.php?startid=29#/30