13 Ekim 2019 Pazar

Oluklu Mukavva Kağıdı Fiyatları Ne Olur?

Son haftalarda en çok muhatap olduğum soru bu. Müşteriler de, satıcılar da bunun cevabını bilmemi bekliyor. Son olarak hafta içinde tekrar sorulunca, Barış Pınarı Harekatı başladıktan sonra, düşüncelerimi yazayım dedim.

Enerji zammından sonra, normalde Ekim başında kağıt fiyatları artmalıydı. Sanırım büyük oyuncular kapasitelerini doldurmak ve küçük kağıt üreticilerine zarar vermek (yani onları durmaya/kapanmaya zorlamak) amacıyla, beklentimin aksine indirime gittiler. Bu arada orta büyüklükte diyebileceğim 80-100 bin ton/yıl kapasiteye sahip iki kağıt fabrikası onar günlük duruş açıkladı. Daha küçük kapasiteli olanlar ise normal olarak çalışmaya devam etti.

Kağıt fiyatının düşmesi ilave talep yaratmıyor, şirketler karlılıklarından ödün veriyorlar. Nakit akışı iyi olanlar, az karla çalışmaya razı olurken; nakit akışı kötü olanlar durarak mı daha az para kaybederim, çalışarak mı şeklinde bakıyor. Kağıt fiyatı öyle bir noktaya geldi ki bundan sonrası, kağıt fabrikasının müşterisine üste para vermesi anlamına geliyor.


Arz-Talep Dengesi
Merkez bankalarının parasal genişleme yaptığı dönemde, dünya genelinde tüketim artmıştı. Şirketler, ucuz finansman bulabildiğinden yeni yatırımlar yaptılar. Ancak para bolluğu artık bitti ve dünya genelinde bir yavaşlamadan bahsediliyor.
Oluklu mukavva kağıdında da çok fazla yatırım yapıldı. 2021 sonuna kadar devreye girecek kağıt makineleriyle 5 milyon ton kapasite fazlalığı hesaplanıyor. Dünya eskiden olduğu gibi büyümeye devam etse iki üç yıl içinde arz-talep dengesi oluşabilirdi ama artık büyümüyor, tersine resesyon riski var.
Öte yandan Çin büyümeye devam ettiğini anons etse de gerçekte küçülüyor olabilir. Zira geçen yıla göre 8-9 milyon ton daha az atık kağıt ithal etmesine rağmen, kağıt ithalatında bir artış yok. Yılın başlarında ülkemizden de kağıt ithal ettiler ama şu an için sanki içerde ürettikleri kağıt bile kendilerine yetiyor. Türkiye’den bugünlerde “kağıt satalım” tekliflerine, “bizde çok var biz size satalım” cevabı veriyorlar.
Çin’in daha az atık kağıt ithal etmeye başlaması, batıda atık kağıdın toprağa gömülmeye başlanması ve bazı yerlerde toplamama eğilimi baş göstermesi uzun dönemde kağıt maliyetlerini arttıracaktır. Şu an için asıl önemli sorun, fazlalık atık kağıt, hem kendi fiyatını hem de kahverengi kağıt fiyatını baskı altına alıyor.

Çok Fazla Politik Belirsizlik
Dünyanın tekrar büyüme trendine girmesinin önünde bazı büyük belirsizlikler var:
Ticaret savaşları, toplam ticareti azaltıyor. Kısa ve uzun vadede ülkelere farklı etkileri oluyor. Kısa vadede popülist yöneticilerin lehine olsa da orta/uzun vadede herkesin aleyhine olacak. Ticaret savaşları vesilesiyle konulan vergiler, ülkeleri içe kapanmaya veya yeni ortaklıklar kurmaya zorluyor. ABD’nin Çin’e olan kağıt ihracatında son bir yıllık dönemde %26 azalma olmuş.
Çin kağıt sektörünü ülkesinin dışına itiyor. Çinli şirketler hem yakın bölgelerde hem de ABD gibi uzak yerlerde kağıt fabrikaları satın alıyor veya sıfırdan kuruyor. Bu şekilde dünya üzerindeki atık kağıt, oluklu mukavva kağıdı akışları yön değiştiriyor. Yakın zamanda örneğin Vietnam gibi bazı ülkeler (Çinlilerin kağıt yatırımlarıyla) önemli kağıt ihracatçısı haline gelebilecek.
Yavaşlayan Avrupa ekonomisi, ülkemiz açısından olumsuzluk teşkil ediyor. İhracatımızın çoğunluğunu yaptığımız Avrupa’daki gelirin azalması, mallarımıza olan talebi de azaltacaktır.

Ülkemize Has Riskler
Barış Pınarı Harekatı’nın ne kadar süreceği ve doğuracağı sonuçlar yabancı turist sayısını etkileyecektir. Harekatın uzaması, (Allah saklasın) terör olayları görülmesi insanları karamsarlığa iteceğinden zaten azalmış olan talebi daha da olumsuz etkiyebilir.
ABD’nin yaptırım uygulaması ekonomimizi etkileyebilir ve kurları yükseltebilir. Kurların yükselmesi içerde enflasyonu ve maliyetleri arttırır. Ayrıca enerji giderlerimizi de yükseltir. Yabancı para cinsinden borçlu olan şirketler işlerini sürdürmekte zorlanır.
Son haftalarda tekrar duyulmaya başlayan konkordato/iflas haberleri şirketlerin ödeme güçlüğünde olduğunu anlatıyor. Bazı analistler, konkordato dosyalarının yıl sonuna doğru sonuçlanacağını ve iflasların artacağını anlatıyor.
Atık kağıda vergi ve/ya kota gelmesi durumunda iç piyasadaki atık kağıt fiyatı artacaktır. Ayrıca ithalat da pahalılaşmış olacağından, üretilen kağıdın maliyeti artacaktır.

Toparlarsam
Dışarıda kağıt fiyatı (yabancı parayla) biraz düşecek veya stabil kalacaktır. İçerde ise kur, enflasyon, maliyet artışıyla artmak durumundadır.
Oluklu mukavva talebinde daralma devam ediyor. Büyük kağıtçılar, kendilerine gelmeyen talebin başkasına gittiğini (hatalı olarak) düşünmeye devam ederse; yıl başına kadar fiyatın bu seviyelerde kalması da mümkündür.