1 Ocak 2024 Pazartesi

Dijital Baskıda Gelinen Yer

Kaynaklarda listesi verilen üç yazıyı, editör “üç yazıyı bir seri” olarak bildirdiği için okudum. İçlerindeki yalnızca oluklu mukavva sektörüne yönelik faydalı bilgileri (artık herkesçe bilinen hız, az adet, çeşit/versiyon/renk sınırsızlığı gibi konular ile bakım onarımda yapay zekâ kullanımı ve çeşitli barkod uygulamaları gibi hususları atlayarak) kendi yorumlarımla aşağıda sunuyorum.

·        Keypoint Intelligence danışmanlık şirketinin sağladığı verilere göre dijital baskılı ambalajlar toplam ambalaj sektörünün ancak %2’sini oluşturuyormuş.
Yarısından biraz fazlası oluklu olmalı, rakamın ABD’de hesaplandığını da unutmamak lazım. Türkiye'de dijital baskılı oluklu mukavva ambalajın %0,5'den az olduğunu tahmin ediyorum.

·        Mevcut baskı tekniklerinden dijitale geçişin biraz yavaş olduğu kabul ediliyormuş. Smithers’in yaptığı Pazar araştırmasına göre dijital baskıya geçiş 2022-2027 döneminde en yüksek hıza ulaşacakmış.
Şirket olarak dijital baskıya başlamamız 2017’dir, mevcut mürekkep maliyeti ve yedek parça pahalılığıyla ben halen ciddi bir ilerleme veya emaresini görmüyorum.

·        Oluklu mukavva ambalajda dijital baskı uygulaması ilkin 2001’de yapılmış, teknolojinin ilerlemesiyle 2016’da bir üst seviyeye geçilmiş. Ambalaj sektöründe dijital baskının esas büyüme potansiyelinin oluklu mukavvada olduğu kabul ediliyormuş. Keypoint Intelligence’in bir araştırmasına göre üreticilerin %73’ü dijital baskıyı bir dönüştürücü ve yıkıcı teknoloji olarak görüyormuş. Yazara göre dijital baskıya başlayanlar “öncüler” olarak kabul edilmekle birlikte halen öğrenme aşamasındaymışlar.

·        Oluklu mukavva ambalaja yönelik temelde iki türlü dijital baskıdan bahsediliyor: Kağıt bobinine baskı (web press) ve levhaya baskı (sheet-fed.) Bloomberg Intelligence’deki bir oluklu sektörü analizcisine göre bobine baskı teknolojisi, levhaya baskıya göre daha kolaymış. Analizci sheet-fed baskının çok çeşitli dengesizlik ve hatalara açık olduğundan bahisle bobine baskının diğerinden 10 kata daha fazla üretim kabiliyeti olduğunu ifade ediyormuş.
Bobine baskı reklamları. Medyada ahkam kesen biri hangi yöntemin ne zorluğu olduğunu nereden bilecek. Web-pres üreticisinden gelen bilgileri söylemiş olmalı.

·        Aynı kişi tekrar eden siparişler için bobine baskıyla teslim süresinin 18-20 günden 5 günden aza indiğini, ABD’deki büyük oluklu gruplarının da bobine baskıya yöneldiğini açıklamış. Aynı kişi ABD oluklu sektöründe 60 tane single-pass dijital baskı makinesi olduğunu tahmin ediyormuş.
Yazının önceki bölümlerinden bu makinelerin EFI, Barberan, Domino, Durst veya HP olduğu anlaşılıyor.

·        Dijital mürekkep üreticileri, klişelerin devrede olmamasını önemli bir sürdürebilirlik adımı olmasından, emisyon azalmasından bahsediyormuş. Baskının her değişmesiyle yılda milyonlarca klişe hurdaya çıkıyormuş. Ayrıca dijital baskı makinelerindeki kurutma sistemlerinin flexo makinelere göre daha çevreci ve daha enerji verimli olduğu açıklanıyormuş.
EFI temsilcisi UV mürekkeplerin geri kazanılabilir olmadığını ama elyaf geri kazanılırken bir ayrıma işlemi yapılabileceğinden bahsetmiş.
Doğru anladıysam kullanılmış kutu eritilip-tekrar kağıt olacakken; UV mürekkepten arındırılacak. Nedense hiç inandırıcı bulmadım.

·        Dijital baskılı ambalaj çözümleri şirketi Fortis Solutions Group’dan biri, “Dijital baskı makinesi aldığınızda 12-18 ayda ne yaptığınızı ancak öğrenmeye başlayacak, takip eden 6-12 ayda işinizde uzmanlaşacaksınız. Para kazanmaya başlamanız için en az 6 ay daha geçmesi gerekecek.” Demiş.
Düşük rakamlardan iki yıl hesapladım, yükseklerden ise üç yıl. Makineyi alıp da o kadar beklenir mi diyorsanız, alanlara ne kadar para kazandıklarını sormak lazım.

·        Yazara bilgi veren kaynaklar, ambalaj şirketleri dijital baskının avantajlarını fark etti ama müşteriler gelip “ambalajımı dijital baskılı yap” demiyor şeklinde konuşmuş.
Çünkü dijital baskılı ambalaj maliyeti, beş binlik partide flexo veya ofsete göre pahalı.
Yine aynı kaynaklara göre bu durum değişmeye başlamış. Zira dijital baskı makinesi üreticileri markalara makinelerini tanıtmaya başlamış.
Makineciler yanlış yolda, mürekkep maliyetinde indirim yapsalar daha kolay sonuç alacaklar.

·        Tetra Pak US’den biri “marka, farklı pazarlarda neyin en iyi sonuç verdiğini test etmek amacıyla dijital baskıdan yararlanmalı” şeklinde tavsiyede bulunmuş.
Bir başkası, özellikle küçük markaların oyuna girmek ve pazardan pay almak amacıyla bu yola başvurmalarını tavsiye etmiş.
Tetra Pak ambalajlarda satılan meyve suyu piyasaya sürüldüğü bölgenin futbol takımını basmak gibi örnek verilmiş.
Benzin istasyonları veya marketlerdeki sandviçlerin büyük bir şirket tarafından satıldığı uzaklarda bir yerde üretildiği; ancak satıldığı dükkânın logosunu taşıyan sandviçin müşteride sanki oracıkta üretilmiş hissi uyandıracağı dile getirilmiş. Ürüne yerellik katmak için dijital baskının tek çare olduğu anlatılmış.

·        Atlanta’daki esnek ambalaj şirketi Printpack’tan bir yetkili “flexo ve gravürden dijitale dönemiz on ila yirmi yıl alacak” derken, Fortis Solutions Group’tan konuşan kişi “önümüzdeki birkaç sene içinde dijital baskı orta büyüklükteki siparişlerimizin çoğunu alacak” demiş.
Keşke orta büyüklükteki parti derken kaç metre kare veya adedi kastettiğini bilseydim.

·        Georgia-Pasific’ten bir yetkili “Dijital baskı, oluklu hattı ile konfeksiyon ve tamamlama makineleriyle entegre olacak. Hem markanın hem de ona hizmet eden ambalaj üreticisinin kabiliyetleri bu şekilde artacak.” Demiş.
Yazara göre başka uzmanlar ise dijital baskı makinesiyle inline çalışan laser kesim makinesinin rotary kesim makinelerini devre dışı bırakacağından, kesim hassasiyetinin artmasından bahsetmiş.
BHS’nin oluklu hattında dijital baskı yapan ilk makinesi çalışıyor diye biliyorum. Bu hattın mürekkep maliyeti düşükse oluklu sektörü başka bir yöne gider. İkinci bölümdeki görüşler ise oluklu hattının mevcut şekilde korunacağını varsayıyor. Kim haklı çıkacak, göreceğiz.

Sonuç
Oluklu fabrikası açısından: Dijital baskının oluklu mukavva sektöründe kullanımı halen çok zayıf. Oluklu fabrikası dijital baskıyı kullanmak istemiyor değil, ilk yatırım tutarı ile mürekkep ve kafa maliyeti çok yüksek. Fabrika daha pahalı olan bir baskıyı satamayacağından uzak duruyor.

Müşteri açısından: Hızlı teslimat, az adet, sık değişen baskı, deneme baskılar, versiyon baskıları durumunda müşteri ister istemez dijital baskı farkını ödüyor.

Dijital baskı makinesi üreten açısından: Flexo baskılı makinelerin yerine dijital baskılı makinelerin geçmesi gerektiği gibi hedef koymak ve klişe maliyetini dikkate alarak dijitalin daha ucuz olduğunu iddia etmek ahmakça. Saçma sapan hesapları, yoğun rekabet içinde kavrulmuş bir sektöre yutturmaya çalışmak ise…

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder