3 Haziran 2013 Pazartesi

Yönetim Modelleri

İlk çalışmaya başladığımda, hemen kalite çemberleri eğitimine gönderildim. O yıllarda, “kalite çemberleri” bütün dertlerin çaresi gibi anlatılırdı. Kaplamin’de kalite çemberi uygulayalım dediğimde, o zamanki genel müdürümüz Sayın Taner Sinanoğlu; “önce çalışanların imkanlarını düzeltmek lazım, sonra çember filan olabilir” demişti. Daha sonra bir gün bana “MOC” nedir şeklinde sormuştu. Bilemedim, kendi açıklamasına göre, MOC “market oriented company, pazara göre organize olmuş şirket” idi ve “sipariş üzerine çalışan şirketler MOC modelini uygulamalı” idi.

1990’larda ISO standartları ile Toplam Kalite Yönetimi furyası başladı. Önce direnenler, sonra teker teker Iso-9000 almaya başladı. Brisa gibi bazı şirketler, dünya çapında İş Mükemmelliği (Toplam Kalite) ödülleri aldı. 1998’de Çopikas’ta biz de uygulayalım şeklinde düşünerek, eğitimler aldık. Daha sonra “hedeflerle yönetim”, “stratejik yönetim” gibi çeşitli  eğitimlere katıldım ve bilinçsizce uygulamaya çalıştım.

İlerleyen yıllarda, “yalın yönetim”, “6 Sigma” gibi yeni yönetim modelleri çıktı. Bazı şirketler, iş yerindeki ünvanları bile, 6 Sigmaya uydurdular. “Reengineering”, “JIT”, “kanban”, “Kaizen”, “5 S”, “Balanced Scorecard”,...vb çok sayıda modeli şu veya bu şekilde duydum, eğitimine katıldım, okudum veya öğrenmeye çalıştım. Şu sıralar, çoğunlukla “yalın yönetim” ve “innovasyon” eğitimlerinin duyuruları geliyor.

Geçenlerde bir gün, bu kadar modelden hangisi gerçekten faydalı diye düşündüm.  Acaba şirketler (ve çalışanlar, tabii olarak yönetim) göreve gelince bir modeli seçip-uygulamak zorunda mı? Yoksa basit prensipler ile aynı sonuçlar alınabilir mi? Türkiye’ye giren her model, kendi danışmanlarını yaratmak zorunda mı veya her modeli danışmanlardan mı öğrenmeliyiz? Yönetim modellerinin kendi arasında bir silsile var mı? Hangi model bu işin anasıdır?...gibi sorularla kafam çok meşgul iken, bir kitap buldum:

Kitabın başlığı “Key Management Models, The 60+ models every manager needs to know” (Temel Yönetim Modelleri, her yöneticinin bilmesi gereken 60’dan fazla model) şeklindedir. Tam aradığım kitap diye düşündüm ve satın aldım.

Kitaba göre, yönetim modelleri üçe ayrılıyor: Stratejik olanlar, taktiksel olanlar ve operasyonel modeller. Kitabın ilk baskısı 2003’de yapıldığından, tahminen 2002 ve sonrasında çıkan modeller büyük ihtimalle kitapta yoktur. Yazarlar (daha doğrusu derleyenler), model adlarını, onun yaratıcısı ile birlikte vermişler. Ör: Ansoff’s product/market grid.

Kitaba göre modeller ayrıca;
  • Strateji ve organizasyonla ilgili olanlar
  • Finansman ve performans ölçümü ile ilgili olanlar
  • Pazarlama ve satış ile ilgili olanlar
  • Operasyonlar, tedarik zinciri ve satın alma politikası ile ilgili olanlar
  • İnnovasyon, AR-GE ve teknoloji yönetimi ile ilgili olanlar
  • İnsan kaynakları, liderlik ve değişim yönetimi ile ilgili olanlar
Şeklinde de tasnif ediliyor. Bu tasnif, yukarıdaki ayrımdan ayrı çalışıyor. Yani, örneğin, pazarlama ve satışla ilgili olarak; hem stratejik, hem taktiksel hem de operasyonel model bulmak mümkündür. Kitabın arkasında, bu başlıklara göre de sıralama listesi konulmuş.

Stratejik Modeller (Ne durumdayız, hedefimiz nedir?)
Kitapta, 18 tane stratejik modelin özeti yer alıyor. Stratejik modellerin, şiketin stratejik durumunu analiz etmek ve planlamakta faydalı olacağı belirtiliyor. Strateji ile ilgili sorulara bu modeller ile cevaplar bulunabiliyor. Stratejik modeller, sanki daha çok tepe yönetimim yapması gereken uygulamalar gibi görünüyorlar.

Önceden en azından adını duyduğum ve stratejik olarak adlandırılan bazı modeller:
  • Ansoff’s product / market grid (Büyüme stratejileri)
  • Blue ocean strategy (Mavi okyanus – kırmızı okyanus)
  • Market-driven organisation (Taner beyin MOC’u)
  • Off-shoring / outsorcing (Başka ülkede üretme / burada şirket dışında ürettirme)
  • SWOT analysis
  • The value chain (Değer zinciri)
  • The value disciplines of Treacy and Wiersema (Pazar liderlerinin öğretileri)

Taktiksel Modeller (Nasıl organize olalım, nasıl yapalım?)
Kitapta 30 tane taktiksel model özetlenmiş durumdadır. Taktiksel modellerin, şirketin proseslerini, kaynaklarını ve çalışanlarını organize etmek amacıyla kullanılması gerektiği açıklanıyor. “Nasıl yapılır/yapmalıyız?” sorusuna cevap veren taktiksel modeller; kurumu/şirketi analiz edip, yeniden dizayn etmek için tavsiye ediliyor. Orta ve üst kademe yönetimin bu modelleri uygulayabileceğini düşünüyorum.

Kitapta bulunan ve benim bildiğim/duyduğum bazı taktiksel modeller şunlardır:
  • Activity based costing (Faaliyet tabanlı maliyetlendirme)
  • Benchmarking
  • Business process redesign (Reengineering)
  • Covey’s seven habits of highly effective people (Etkili insanların 7 alışkanlığı)
  • Lean thinking / just-in-time
  • Quick response manufacturing
  • Senge, The fifth discipline (beşinci disiplin)
  • Six sigma
  • The EFQM excellence model (toplam kalite yönetimi)

Operasyonel Modeller (Ne yapalım, kim yapsın, ne zaman yapsın?)
Şirket proseslerindeki verimliliğin arttırılması esasına dayanan bu modeller; “kim, ne zaman, ne yapsın” sorularına cevap vermektedirler. Kitapta 12 tane operasyonel model özetlenmektedir. Bu bölümdeki modeller daha çok işi/hizmeti yapan çalışanlara yöneliktir. İlk ve orta kademe yöneticilerin kullanması yerinde olacaktır.

Bildiğim/duyduğum ve kitapta sıralanan bazı operasyonel modeller:
  • The balanced scorecard (BSC)
  • Discounted cashflow (Net bugünkü değer)
  • Kaizen / Gemba
  • Root cause analysis / Pareto analysis (Balık kılçığı / Pareto)
  • The six thinking hats of de Bono (6 şapka)
  • The Deming cycle: plan-do-check-act (PUKÖ döngüsü)

Keşke, böyle bir kitabı, iş yaşamımın başında okuma fırsatım olsaydı. Gereksiz yere çok sayıda eğitim almayacak, zaman ve para kaybına neden olmayacaktım.  Kitap, modelleri gruplandırdığı için çok faydalı. Ülkemizde böyle kitaplar henüz yok.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder